Bir şey okuduktan sonra üzerine yazmak neden önemlidir?

 

    Yukarıdaki görseli David Perell’in X’teki paylaşımından aldım. Çok basit ve etkili buldum bu illüstrasyonu. Paylaşımında da belirttiği gibi noktaları toplamamız için okumamız gerekiyor. Noktaları birleştirip görüntüyü netleştirebilmek için ise yazmak gerekiyor. Yazmanın bir faydası da okuduğumuz metinde ima edilende farklı şekillerde bir araya getirebiliriz noktaları. Kendimizden yeni noktalar ekleyebilir, yerlerini değiştirebilir ve yeniden yaratım sürecine girebiliriz. Okunulan metin bize kendi yazıldığı şablondan seslenecektir. Ancak yazarak bu şablonu parçalara ayırabilecek, edindiğimiz tecrübeler ve bilgiler ışığında farklı parçalarla birleştirebileceğiz. En nihayetinde de kendimizden de bir şeyler katarak geliştirdiğimiz bu görüşü sistemli ve derli toplu olarak ortaya koyabileceğiz.

    Şimdiye kadar ara ara kitaplar okuyordum ve okumuş olmak için okuyordum genellikle. Yani bir konu üzerine okuyayım ve öğrendiklerimi üzerine kafa yorarak kendimi geliştirme yoluna gideyim gibi bir çabam yoktu. Bir kitabı nadiren ikinci defa okurdum. Kitap bittiğinde de kapağındaki hafif kıvrılması dışında yeni alınmış gibi dururdu. Kitabın üzerine notlar alanlara, kitapta yazılanlarla mücadeleye girenlere de imrenirdim hep. Zaman geçtikçe de okuduklarımı daha az hatırlamaya başlıyorum ve görseldeki noktalardan daha da silik bir hale gelmeye başlıyor bilgiler. Buna rağmen tabii ki de boşuna okumuşum gibi bir şey anlaşılmasın, okuma ve yazma eylemlerinin bilgi sağlamak dışındaki sağladığı faydalar dahi tek başlarına oldukça değerli. Bilgileri hatırlamak konusuna gelince ancak, uzun bir süre sonra tekrar belli bir konuya eğilmek için okuduğum kitaplara döndüğümde okunmamış bir kitap olarak tekrar karşıma almak durumunda buluyorum kendimi. Yeni yeni okuma süremi artırıyorum ve belli konular üzerine okuyarak fikirler inşa etmeye çalışıyorum ve bunun sonucunda bazı kitaplara geri dönüyorum. Kitapta anlatılanları tekrar hatırlamak için neredeyse aynı süreyi yeniden ayırarak tekrar okumam gerekiyor. İlk kez okuduğumuzda kitabı bir kez sindirmiş oluyoruz. Bu süre zarfında kitaba tekrar göz gezdirerek kolay bir şekilde bilgiler arasında gezinmek kolaydır. Yine bu esnada kolayca kitaba dair bir şeyler karalayabilir, çıktı üretebilir noktadayızdır. Ancak zaman geçtikçe sindirdiğimiz kitap tekrar kabuk bağlamaya başlar. İlk sindirimden sonra notlar almış olursak bir nevi bu sindirilmiş halini mumyalamış oluruz ve üzerinden uzun zaman geçmiş olsa bile kabuklarından ayırıp rahat bir şekilde tekrar faydalanmak mümkün olacaktır.

    Bu noktada da ikinci beyin denilen yöntemden bahsedilebilir. Kısaca değinmek gerekirse ikinci beyin kavramı, beynimizin yükünü hafifletecek yeni bir sistem inşa etmektir. Bunu halihazırda yapıyoruz aslında. Takvim uygulamasıyla artık önemli gün ve tarihleri hafızamızda tutmamıza gerek yok, harita uygulamasıyla bir yere nasıl gidileceği bilgisini ezberlememize gerek yok gibi örnekler çoğaltılabilir. İkinci beyin kavramında öne çıkan şey ise bunları sistemli bir şekilde yapmak. Örneğin tek bir uygulama üzerinden (popüler seçenek ‘notion’) önem verdiğiniz, sizi ilgilendiren, size dair şeyleri orada biriktirmeye başlıyorsunuz. Yazma örneğimizden gidersek aldığınız notları, düşündüğünüz fikirleri, yapmanız gerekenleri bir not tutma uygulamasında tutarak kendinize dair inşa ettiğiniz bu yeri geliştirebilirsiniz. Bilginin bu kadar fazlalaştığı bir zamanda, bilgilere sahip olmanın ötesinde onların dizilişleri ve birbirine nasıl eklemlendikleri önemli oluyor. Yine yukarıda ki nokta örneğindeki gibi kendimize ait bir diziliş gerçekleştirmiş olmak bizim için çok değerli. Bize en çok şey ifade edebilecek bu dizilişlerin yitip gitmesini istemeyiz. Nihayetinde herhangi bir yerde kolayca bulabileceğimiz bilgilerin dışında bir üretimdir bu çalışmalar. Ham bilginin öneminin epey azaldığı bu dönemde bilgileri işleyip değerli hale getirdikten sonra kaybolmalarına izin vermek bir nevi beyin göçü sayılabilir bu yüzden.


Fotoğrafın alındığı paylaşım: https://x.com/david_perell/status/1411871612702543872

Yorum Gönder

0 Yorumlar